Filmlerde Bile Olmaz Böyle Şeyler I Devam



     Filmlerde Bile Olmaz Böyle Şeyler I  Devam


 ...

    Plakaları göndermesi için aradığım arkadaşım, aracın satışını yapan maliyedeki memura durumu anlatıp, yedieminden plakanın alınması için yardım istemiş. Memur bu konuda yardımcı olamayacağını söylemiş.  (Sanki yapılan hatalı satış işleminden kendisi sorumlu değil ) Arkadaşım yediemine gidip araç satış belgesi ile durumu anlatmış. Adam da olur demiş. Birlikte motordan plakayı sökmek için içeri girmişler. Ancak plaka yok.  Ankara emniyetteki  memur bilgisayarda bir tane plakası var görünüyor  onu getir demişti.


   Arkadaşım hemen yeni plaka siparişi vermiş. Beni aradı plaka gelince bana göndereceğini söyledi.

   15 gün sonra elimde eski gözüksün diye biraz eğip büktüğüm plaka ile Ankara emniyete gittim sıra numarası aldım. ( Plaka yeni diye mazeret bulabilirler malum...)
   Sıram geldi durumu anlattım, belgeleri verdim plakayı verdim. İşlemler bitti elime bir kağıt verdi yarın sabah 10 da gelin belgenizi alın dedi.
   
    Vay be sonunda bitiyor...

   Sabah 9:30 da gittim belge geldi mi diye sordum, memur bana baktı tipime iyiçe bi baktı sonra orada ki kağıtlara baktı.

    - Yok gelmemiş dedi.

   içimden saat 10 da gelir herhalde diye geçirdim içimden.

   saat 10 sordum  gelmemiş.

   saat 11:00 sordum gelmemiş.

   saat 12 : sordum gelmemiş.

   yemek arası...

   saat 13:30 sordum gelmemiş.

   saat 14:30 sordum gelmemiş.

   Memur başka hiçbir şey söylemiyor.

   -Gelmemiş.

   Ben dünkü memurun söylediğinden emin işlemin bittiğini düşündüğüm için tekrar tekrar soruyorum.



   Bana yarın gel belgeni al diyen memuru aradım, yerinde başka bir memur var. Durumu anlattım. Arkasındaki dosyaları karıştırdı,

   -Borcunuz var o yüzden işlem tamamlanmamış dedi.

   -Dün neden söylemediniz diye sordum.

   -Fark edememişler bilgisayarda sonradan gözüküyor dedi.

   Hemen gittim vergi dairesinden borcunu ödedim.  Belgeleri memura verdim.

      -İşleminiz  bu akşam 5'e kadar biter. Vaktiniz varsa bekleyin yada yarın sabah gelin dedi.

   Ben bu noktaya kadar gelmişim, akşam 5 değil 8'e kadar beklerim dedim.
Saat  5'e kadar bekledim, memura gidip geldi mi diye sordum, her defasında aynı cevabı aldım.

   -Gelmemiş.

     Ertesi  Sabah 9:30 da gittim belge geldi mi diye, memur bana bir kez  daha baktı sonra orada ki kağıtlara baktı.

      - Yok gelmemiş dedi.

   içimden saat 10 da gelir herhalde diye geçirdim. (bir kez daha )

   saat 10 sordum  gelmemiş.

  saat 11:00 sordum gelmemiş.

  saat 11 : 30  sordum gelmemiş.
 
   Memur başka hiçbir şey söylemiyor. 

   -Gelmemiş.

   Tekrar aynı memura gittim. Durumu anlattım.
 
   -Sizin işleminizi biz buradan yapamayız dedi. Ve benim onlara verdiğim tüm belgeleri geri verdi.

   -Sizin nüfusunuzun bağlı olduğu ilçeye biz bakmıyoruz, işlemlerinizi o ilçeden yaptırmanız gerekiyor dedi.

   Kamera şakası mı? nedir bu.

   Kaynar sular fosşşş...

   Memur kendilerine ödediğim paraları geri vermek üzere kendisini takip etmemi söyledi. Paraları geri verdiler.  Ancak şöyle bir sorun var,  gelen üst yazı Ankara emniyete yazılmış, diğer ilçe bunu kabul eder mi.
Memura sordum.


   - Bu üst yazıyı alabilir miyim diye.

   -Elden veremeyiz,  biz bu yazıyı posta yolu ile bağlı bulunduğunuz ilçe emniyetine  göndeririz  dedi.

    Bir  6 ay daha geçecek anlaşılan.

    8 Aydır uğraşıyorsun hiç kimse sana kardeşim bu işlemleri burada değil nüfusunun bağlı olduğu ilçede yaptırman gerekiyor demiyor. Bütün belgeler ellerinde bilgisayardan kontrol etseler hemen görecekler ama yook burası Türkiye daha çekeceğin çile bitmedi.

   Cuma namazını kıldım. Arabama bindim. İçimden gidip bir bakayım ilçe emniyetine en azından işlemleri başlatırım diye geçirdim.

   Saat 2:00 girdim içeri pek kalabalık değil. Memura yaklaştım. Elimdeki belgeleri verdim durumu anlattım. Memur belgeleri tek tek inceledi. Arka tarafta bir başka memura,

   -Amirim üst yazısının fotokopisi var ne yapalım dedi. Amir geldi tüm belgeleri aldı inceledi ve bana dönüp,
    -Ben şimdi mail atarım onlardan doğruluğunun onayını alayım, hemen yaparız,  siz 1 saat sonra gelin dedi.

   Ben bu güne kadar böyle bir memurla karşılaşmadığımdan sevinçle çıktım dışarı.

   Saat 14 :30 içeri girdim. Amir beni görünce,

    - Maildi dimi? diye sordu. Hemen bilgisayarının başına geçti bir çıktı aldı bana getirdi.

   Çıktıyı okudum Ankara emniyetinde ki memur İşlemlerin doğruluğu konusunda hiç bir şey yazmamış, sadece biz belgeyi posta yolu ile size göndereceğiz diyor.
 Kardeşim iki farklı memur iki farklı zihniyet.
Amir bana,

      -Ben yeni bir mail yazacağım belgelerin doğruluğunun onayını isteyeceğim postaya gerek yok diye yazacağım dedi.

   Kulaklarıma inanamadım.  Bu arada  ofis çok büyük değil,  bizim bu konuşmalarımızı herkes duyuyor.

Saat 15:00 ben tekrar girdim içeri.

   Amir beni görünce maillerini kontrol etti.

      -Henüz yanıt gelmedi siz buyurun oturun dedi.


   Acaba bu iş bu gün biter mi diye şaşkınlıkla düşünüyorum.  10 dakika sonra mail geldi.  Amir elindeki belgeleri bana verdi. Hemen karşısında oturan memura,

   -Üst yazısı yok, ama maille onay aldım, bize postalayacaklar arkadaşın işlemlerini yapabiliriz dedi.

Memura belge paralarını ödedim. Makbuz yazdı. Tüm belgeleri Amirin yanıda ki masada oturan memura verdi.

   Memur belgeleri hızlıca karıştırdı. Kendisine belgeleri veren memura dönüp

    -Bunun üst yazısı yok bu yapılamaz dedi.  Biraz önce Amirin kendisine anlattığı memur Amire dönüp

   -Amirim bunun üst yazısı yokmuş dedi.

Amir sakince,

 -Ben onun  onayını aldın üst yazıyı bize gönderecekler bu şekilde işlemleri yapacağız dedi.  Bir kez daha...

Belgeler elinde olan memur yine aynı memura dönüp.

 -E bunun cezasını kesmemişsiniz dedi.

   Ben hemen son ödediğim vergi borçlarının belgelerini uzatarak.

   -Buyurun tüm borçlarını ödedim dedim.

   -Bu başka, gecikme cezası  3 ay içerisinde almanız gerekiyordu üzerinize.

    -Hocam, ben 8 aydır uğraşıyorum üstüme almak için, bakın üst yazı ne zaman gelmiş.

    -O beni ilgilendirmez,  ben buradaki tarihe bakarım dedi. Tüm belgeleri bana gönderdi.

    Diğer memurda ödediğim paraları bana geri verdi.

   -Bunu vergi dairesi yada postaneye yatırın, ödendi belgesi ile gelin dedi.

Saate baktım 15: 45.

    En yakın postane nerede diye sordum. Arabama atladım doğru postaneye. İşlemlerin bitmesine bu kadar yaklaşmışken, pes etmemeliydim, sonuna kadar zorlayacağım.

   Koşarak postaneye girdim hemen sıra aldım. Sıramı kontrol ettim 78  kişi var önümde.  Hah hah ha...

   Saat 16: 15 arkamdan birisi seslendi.

   -Hocam nasılsınız,  sizi burada göreceğimi hiç sanmazdım, ben burada çalışıyorum artık, buyurun size çay vereyim. 

     Uzun zaman önce yanımda çalışan bir arkadaş. Durumu anlattım acilen şu ödeme işlemini halletmem gerek diye. Biraz sonra yanında postane müdürü ile geldi. Müdüre hanım işimin aciliyetini anladı. Elimdeki borç tutanağını aldı hemen vezneye gitti durumu anlattı. Borcumu ödedim. Teşekkür ederek oradan koşar adım ayrıldım.

   Saat 16:30  İlçe Emniyete geri döndüm içerisi kalabalıklaşmış.
Önümde 3 kişi var. Memur oldukça ağırdan alıyor. Beni gören Amire ödemeyi yaptığımı söyledim elimdeki belgeleri göstererek.

   Saat 16:45 Günlerden Cuma haftanın son iş günü. Nihayet sıra bana geldi.

   Belgeleri verdim parayı ödedim. Memur Amire dönerek,

- Amirim bunun üst yazısı yooook napacağız dedi.

   Amir aynı şeyleri tam  4 kez herkesin duyacağı şekilde anlatmasına rağmen ve bu soruyu soran memura özellikle 3 kez anlatmışken aynı soru neden tekrar sorulur...
Amir yerinden kalktı tüm belgeleri aldı bilgisayarın başına geçti.

Saat 16 :55 Amir bilgisayardan Trafik tescil belgesini yazdırdı ve bana verdi.
Teşekkür ettim.

Yaklaşık 8 Ay uğraştığım işlemlerin en az yarısını Ankara Emniyette geçirmiştim. Tüm bu işlemlerin hepsini, yarım günde, ilçe Emniyetinde işlemlerin bitmemesi için elinden gelen her şeyi yapan, iki memura rağmen bitti.

Allah İşini Layığı ile Yapanlardan Razı Olsun diyorum.

Ve yineliyorum;

Allah hiç kimseyi devletimizin Şefkatli,  Adaletli, Kollarına Düşürmesin...


Adalet Mülkün Temelidir...

2 yorum:

Lütfen Fikrinizi Paylaşın...